Salak kocam, kendi istedi! (1)

      Salak kocam, kendi istedi! (1) için yorumlar kapalı

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Salak kocam, kendi istedi! (1)
Ben Azra, 29 yaşında, Almanya Duesseldorf doğumluyum, evlendikten sonra da Köln’e taşındım. Kocam Cem ile bir aile dostumuz vasıtası ile tanıştık. Hem Cem’in yakışıklı olması (32 yaş, 1.85 boy, 80 kg, atletik ve hoşsohbet) ve hem de ailesinin benim ailem gibi muhafazakâr olması, karar vermemde etkili oldu. Tabii ben de güzel ve çekici (1.70 boy, 56kg, zarif, narin ve bakımlı) bir kızdım. Talibim çok olmasına rağmen, kriterlerime uymadıkları için hepsini geri çevirmiştim. Kocamı ilk görüşten sonra sevmeye başladım ve sevgim hiç azalmadı. Seks hayatımız da iyi, haftada hiç olmazsa 1-2 defa seks yaparız. Seksten kocamın aldığı kadar zevk alırım.

Kocamla seks konusunda tek anlaşamadığımız nokta götümü sikmek istemesi, evlendiğimizden beri götümü sikmek için her yolu denedi. Ben çok muhafazakâr yetişmiş bir kız olarak, arkadan ilişkiye hep karşı çıktım. İçimden de hiçbir zaman “acaba nasıl olur?”, diye de geçmedi. Ben karşı çıktıkça kocam daha çok götüme odaklandı, ama halen başaramadı.

Kocamın çocukluktan beri çok samimi olduğu Hans, 32 yaşında bir iş adamı. Bakımlı ve standart üstü sarışın bir Alman erkeği. İkisi de ayni mahallede büyümüşler. Zamanla Hans babasının işyerini devralmış ve kocam da onunla beraber çalışıyor. İlk başlarda Cem ile, bir Türkün bir Almanla nasıl bu kadar yakın arkadaş olabileceğini konuştuk. Cem “o benim için çok özel bir arkadaş, onunla yaşamadığım macera kalmadı ve şimdiye kadar benim tek sırdaşım” dedi. Bana biraz garip gelse de kocamın arkadaşlarını ben seçecek değildim. Zamanla ben de Hans ve eşi Ursula’ya alıştım. İkisi de hoş insanlar ve ara sıra kocamla onların evinde görüşüyoruz. Kocam Hans ile görüşmekten zevk alıyor, fakat ben onlarda çok sıkılıyorum. Ursula ile hiç ortak noktamız yok. Aslında çok iyi kalpli biri, ama dediğim gibi farklı dünyaların insanıyız. Ne kadar da dost ve arkadaş olsalar da ben yine de o Alman egosunu hissedebiliyorum. Bir de ben kapalı bir kadınım ve her zaman bana sanki acıyorlarmış gibi bakmalarına tahammül edemiyorum. Ara sıra bunu onlara imali bir şekilde belirtiyorum: “Ben dinim için kapandım ve kendimi böyle daha rahat hissediyorum. Bir baskı söz konusu değil, o yüzden yargılamanız bana ters geliyor.” Bunu anlayışla karşıladıklarını söylüyorlar ama ne kadar anlayışlı olduklarını da kestirmek zor.

Son birkaç yıldır hamilelik-doğum-çocukların bakimi vs. ile uğraştım ve Hanslara çok nadir gittim, kocam Cem ise tek başına gitmeye devam etti. Küçük oğlum biraz daha büyüyünce, kocam bir Cuma akşamı ertesi gün Hanslarda kalacağımızı, çocukları anneme bırakmamı söyledi. Ne kadar, “Ben onlarsız bir saniye bile olamam!” diye itiraz ettiysem de “Bir günden ne çıkar. Biraz da kendimize zaman ayıralım!” dedi. Bu kadar ısrar etmesine anlam verememiştim, ama direnmem işe yaramadı. Cumartesi çocukları anneme bırakıp, Hanslara gittik. Başka misafirler de vardı: Harold, eşi Karin ve Peter. Hepsi ile selamlaşıp Cem’le beraber bos koltuğa oturduk. Harold 35 yaslarında, uzun boylu ve spor yaptığı belli olan birisi. Karin’de güzel ve çekici bir Alman kadını. Peter öbür erkeklerden biraz daha kaba, hem boy olarak ve hem de kilo olarak. Sanırım 1.90 boylarında ve kesin 100kg var.

Yemek faslından sonra salona geçip oturduk. Birden ortalık sessizliğe büründü. Ardından Hans kocama, Almanca “Azra’ya bir şey söyledin mi?” dedi. Kocam yavaş sesle, “hayir” dedi. Bir müddet sonra Karin Almanca, “Azra, biz bir arkadaş grubuyuz ve kocan da seninle beraber bu gruba katılmak istedi!” dedi. Bir şey anlamamıştım. Kocam zaten bunlarla görüşüyordu ve ben de ara sıra Hans ve Ursula ile görüşmüştüm, bu arkadaş grubu da nerden çıktı. Çok geçmeden Ursula ayağa kalktı ve dans ederek soyunmaya başladı, zaten tek parça olan elbisesini çıkarıp kocasına fırlattı. Avuç içi kadar külotunu saymazsak, çırılçıplak olarak Harold’un kucağına, ata biner gibi oturup, memelerini elleriyle alttan destekleyerek Harold ‘un ağzına dayadı.

Peter’de soyunarak, tam kalkmamış sünnetsiz siki ile bana doğru yürümeye başladı. Şok olmuştum. Bu nedir diye etrafıma ve kocama bakınıyordum. Kocamın hemen müdahale etmesini ve bu rezalete burada son vermesini bekler gibi bir tutum içindeydim. Karin bunu anlamış olacak ki, hemen Peter’in önünde diz çöktü ve sikini ağzına aldı ve somurmaya başladı.

Kimse konuşmuyordu. Ben de aval aval etrafıma bakınıyordum. Kocam gözlerini Ursula ’ya dikmiş, eliyle pantolonunun üstünden kazık gibi olmuş yarağını okşuyordu. Hans de, önce kendi çırılçıplak soyundu, sonra Karin’in eteğini beline topladı ve külotunu kenara çekerek amını yalamaya başladı. Ursula Harold‘un kucağından kalkarak kocamın yanına geldi. Kocamla dudak dudağa öpüşüyor, bir yandan da kocamı soyuyordu. Duygularım birbirine karışmıştı, şaşkınlık, kıskançlık, öfke, inançlarım. Gördüğüm ilk yarak gerdek gecesi kocamın yarağıydı. Şimdi ise 3 yabancı kabuklu erkek, kocam ve 2 yabancı kadın yanımda çırılçıplaktı.

Harold yanıma gelerek, “sıra bu gecenin kraliçesine gelmedi mi?” diye Almanca seslendi. Bunun üzerine herkes başıma toplandı. Karin kolumdan tutarak beni ayağa kaldırdı. Peter arkama geçip, eteğimin üzerinden göt yanaklarımı avuçladı. “İstemiyorum!” diyebildim kısık sesle Almanca. Karin, “Liebe Azra, wir ficken seit über einem Jahr zusammen. Sie werden es genießen und immer wieder kommen”, (“Azracım, biz 1 yıldır grup seks yapıyoruz ve çok memnunuz, sende çok zevk alacaksın ve tekrar geleceksin.”), dedi.

Kocamın gözlerini aradım, “Karıcım, bu gece tadını çıkaralım, memnun kalmazsan söz bir daha yapmayız.” dedi Türkçe. Ben ise kocama yalvarmaya başladım: “Lütfen bunu yapma bana, beni eve götür. Ben yapamam böyle şeyler.” Kocam bana: “Azra, ne olur. Bir defalığına dene, eğer gerçekten hoşlanmazsan, daha yapmayız”, dedi. Bu arada Peter elini eteğimin altına sokmuş, bacaklarımın arasını, külotumun üstünden amımı okşuyordu. Çaresizce teslim olmuştum. Beni de hemen soydular. Başörtümü, bonemi Karin çıkardı. Hans bluzumu ve atletimi çıkardı. Sutyenim, eteğim, külotum ve çoraplarım iş birliği ile çıkarıldı.

Şimdi hayatımda ilk defa kocamdan başkalarının yanında çırılçıplaktım. Karin ile Hans, Ursula ile kocam sarmaş dolaş yanımızdan ayrıldılar. Şimdi iki azgın erkek, sünnetsiz yaraklarını kazık gibi dikmişler, sadece kocamın yarağının girdiği amıma girmek için sabırsızlanıyordu. Bense ‘ilk defa aygırın altına çekilen bir kısrak gibi’ çekingen ve titrektim. Beni yatak odasına götürdüler. Ne düşüneceğimi ne yapacağımı, nasıl hareket edeceğimi bilemiyordum. Sanki hipnoz altına girmiş bir halim vardı. Yatağın üzerinde iki erkek dört el üzerimde çalışıyordu. Memelerim, amım, kalçalarım ve baldırlarım okşanıyor, öpülüyor, yalanıyor, hatta ısırılıyordu. Harold beni dört ayak pozisyonunda domaltıp, sırayla amımı ve göt deliğimi yalamaya başlayınca, aldığım zevki gizleyemez olmuş, inlemeye başlamıştım. Peter sikinin ucunu geri çekerek parlayan ucunu ağzıma soktu ve ağzımı sikiyor gibi git-gel yapmaya başladı. İstemeye istemeye bu kabuklu siki yalamaya çalışırken, Harold yarağını amıma kökledi. Ağzımda yarak olmasına rağmen, çığlığımı komsular bile duymuştur.

Ama yapacak bir şey yoktu. Şimdi yabancı bir yarak ağzımda, bir kabuklu yarak amımda, bir orospu gibi sikiliyordum bu Almanlara. Ben artık kendimi tamamen teslim etmiştim bu Almanlara. Artık ne olacaksa, olsun diye bir tutum içine girmiştim. Beş dakika kadar böyle devam ettiler. Peter ağzımı sikmeyi bırakıp beni sırt üstü yatırdı. Bacaklarımı omzuna alıp, az önce Harold’un sikerek vıcık vıcık yaptığı amıma sikini sokmaya başladı. Peter’in siki daha büyüktü, ayrıca pozisyonda uygun olduğu için taşaklarına kadar girmişti amıma. Bir müddet de böyle sikildim. Bu arada iki kez doyuma ulaştım. Ben de şaşırmıştım bu orgazmlara ama artık ben de zevk alıyordum. Bu Almanların çok iyi sikici oldukları kesindi.

Daha sonra Peter beni domalttı ve parmağı ile göt deliğimi zorlayacak oldu. “Nein!” diye itiraz ettim. Peter, “Warum?!” dedi. Ben, “Kocam bile sikmedi oramdan!” Almanca deyince, adam kahkahayı bastı. “Şimdi sen götünden bakire misin?”, diye sordu. “Evet, ben dindar bir kadınım. Götümden sikilmeye karşıyım. Kocam çok istedi ama hep karşı çıktım”, dedim. Peter daha da neşelendi ve kahkahası evde yankılanmaya başladı. “Komme hier, Azra ist nie in ihrer Arsch gefickt!” diye bağırdı ve herkes yatak odasına, başımıza toplandı.

Karin götüme bir şaplak vurup, kocama, “Hasst Du Azra nie in ihrer Arsch gefickt?” Ich glaube nicht!”, diye çıkıştı kocama. Kocam da, “Cok ısrar ettim, ama vermedi!” dedi. Karin, “Das erste mal muss Cem Azra in ihrer Arsch ficken. Lass uns ihn helfen”, dedi. Ben korkulu korkulu etrafıma bakınmaya başladım. Bana soran yoktu, sanki götüm bu Almanların maliydi da istedikleri gibi sikip veya siktireceklerdi. Kocama baktım ama o kendinden geçmişti. Yıllar sonra götümü sikmek, arzusuna ulaşmak üzereydi ve benim itirazlarıma hiç te kulak asacak değildi.
Karin yatağa sırtüstü uzandı, herkes ne yapacağını önceden planlamış gibi, Hans ile Peter beni ters olarak Karin’in üzerine bıraktılar. Başım Karin’in bacak arasında, amım ise yüzünün üstündeydi. Karin amımı parmaklamaya, ara sıra yalamaya başladı. Kocama baktım, Ursula’ya sikini yalatıyordu. Erkeklerden biri göt yanaklarımı iyice ayırdı ve tam göt deliğimin üzerine kocaman tükürük bıraktı, kocam da sikinin başını dayadı götüme. Heyecandan kendimi kasmış, göt deliğimi iyice sıkmıştım.

Ortamdan çıt çıkmıyordu. Kocam sikini yavaş yavaş göt deliğime dokunduruyor, adeta masaj yapıyordu. Bir an kendimi bıraktığımı fark eden kocam, aniden yüklendi, sadece saniyeler içinde yarak götüme girmişti. Canım o kadar yandı ki, o refleksle Karin’in baldırını ısırmışım, o benden fazla bağırdı. Bu arada bunca yıldır amımda misafir ettiğim yarak, şimdi götümdeydi. Üstelik alaylı bakışlar ve gülüşmeler arasında ve hiç olmadığı kadar sertleşmiş, çivi gibi olmuştu. Çok geçmedi, kocam böğürerek götüme tohumlarını fışkırtmaya başladı. Boşalması bitmesine rağmen siki yumuşamamıştı. Sikini çekip çıkardığında ise, döller götümden Karin’in ağzına akıyordu. Daha göt kaslarım kavuşmadan, Hans yatağa uzandı, diğerleri koltuk altlarımdan tutarak Hans’in sikinin üzerine oturttular beni.
Kocamın döllerinin halen götümden sızdığını hissediyordum. Ondan olsa gerek, Hans’in yarağı götüme girerken çok canım yanmadı. Hans benim oturup kalkmamı bekledi. Ben yapmayınca, kendisi alttan yukarı git-gel yapmaya çalıştı, o da olmayınca beni sırtüstü yatırdı, bacaklarımı omzuna alıp, yarağını götüme dayadı. Bir iki denemeden sonra geçirdi de. Bu arada Harold’da Ursula’yı domaltmış, götten sikiyordu. Halının üzerinde Peter de Karin’i dört ayak pozisyonuna getirip sikmeye başladı, ama hangi deliğine soktu göremiyordum. Kocam zafer kazanmış komutan edasıyla oturmuş, sanki seks filmi izler gibiydi. Artık ben de alışmıştım götten sikilmeye. Neden bu kadar zamandır karşı çıktığıma ben de anlam veremedim ama artık götten sikilmenin tadına varmıştım. Hans daha hızlı pompalamaya başlayınca, içimde garip duygular oluşmaya başladı. Hiç şimdiye kadar yaşamadığım bir tur orgazm olmaya başladım. O kadar ki artık kendimi kontrol edemiyordum. Kalçalarımı bir o tarafa bir bu tarafa oynatıyor ve alabildiğine Hans’in sikinin üstüne oturup kalkıyordum. Kontrol sanki Hans’tan bana geçmişti. Herkes sikişini bırakmış bizi, daha doğrusu beni izliyorlardı. Fazla sürmedi ve volkanlar gibi patladım ve altıma işer gibi tazyikli bir şekilde amımdan attırdım. Bunu ben hiçbir zaman yasamamıştım. Çok geçmedi Hans de götüme boşaldı ve üzerimden kalkarak yanıma uzandı. Utancımdan kimsenin yüzüne bakamıyordum, diğer odaya giderek ağlamaya başladım. Neden ağladığımı bilmiyordum, çaresizlikten belki, belki de çok zevk almamdan. Bu benim için bir yeni kesif olmuştu. Bu ben miydim diye kendi kendime söyleniyordum. Biraz sonra kocam geldi yanıma, ilk önce yüzüne bakamadım. Acaba hakkımda ne düşünür diye. Ama gözlerinin içindeki parıltıyı görünce ve bana sarılmasını hissedince, biraz olsun çekincelerim kayboldu. Ama halen inanamıyordum, benim gibi bir kadın nasıl olur da bir Almanla sikişirdi. Ama anlamıştım, ne kadar da tereddütlü olsam da bu benim için bir donum noktasıydı. Ben de seksin her türünden zevk alabiliyordum demek ki. Sınırlarımın ötesini tabu kabul edip kendimi bu zevklerden mahsur bırakmışım
.
Kocam elimden tuttu ve tekrar oturma odasına donduk. Hans, Ursula, Harold, Peter ve Karin oturmuş bizi bekliyorlardı. Çok meraklanmışlardı ne oldu diye. “Entschuldigen Sie, dass ich so reagiere. Alles ist das erste Mal für mich.“ (Özür dilerim, her şey benim için bir ilk“), dedim. Hepsi de anlayışla karşıladı.
Ursula istersem duş alabileceğimi söyledi. Ben de tabii ki, çok teşekkür ettim. Bana banyoyu ve havluların dolabını gösterdi. Ben de her tarafımı bir güzelce yıkadım ve havlu üstümde odaya geri dondum. Herkes sıra ile banyosunu yaptı. Ama öbürleri hep çıplak geldiler. Almanların sünnetsiz siklerine bakınca, çok iğrenç görünüyordu. Ama az önce, nasıl da sikmişlerdi beni.

Karin ve Ursula hadi gel mutfaktan içmek için bir şeyler alıp gelelim dediler. Kalkarken havluyu Karin tutup üstümden çekti. “Biz çıplağız, sende çıplak ol”, dedi. Çıplak bir şekilde ben de onların arkasına takıldım ve mutfağa gittik. Ursula „das erste mal aber ein sehr schöner abend, doch Azra?“ (ilk ama çok güzel bir aksam oldu, değil mi Azra?), diye bana sordu. Ne diyeceğimi bilemiyordum. Bir yandan bana ters gelen çok şeyler olmuştu, bir yandan da zevk almadım desem, yalan olurdu. Ben yine de „Ich weiss es nicht!“ (Bilmem), dedim. Kadınlar „Wir haben gesehen, wie es Ihnen gefallen hat!.“ (hadi hadi, zevk aldigini gorduk), diyerek gülüştüler. Tekrar utanmıştım ve başımı eğdim. „Komm schon, lass die Einwände los und genieße diese Gelegenheit“ (Hadi bırak bu çekingenliği de keyfine bak), dedi Ursula Almanca.

Ursula dolaptan 2 sise şarap çıkardı. “Sen de şarap ister misin?”, diye sordu. Şimdiye kadar hiç şarap içmemiştim ve içmek te istemiyordum. Ama ısrar edince, “Ein bisschen” (biraz olsun), dedim. Bunu fırsat bilen Ursula kadehin yarısına kadar doldurdu. Şaraplar ellerimizde oturma odasına geri donduk. Erkekler her biri bir koltukta oturmuş bizi izliyorlardı. Gidip kocamın yanına oturdum. Ursula gidip Peter’in yanına ve Karin’de Hans’in yanına oturdu. Kadehlerimizi yudumlarken, kocam kulağıma “Sen buradaki kadınların hepsinden güzel ve çekicisin”, dedi. Bunu duymak beni mutlu etti. Ama doğruluk payı da yok değildi, ben onların hepsinden daha güzel ve çekiciydim. İki çocuk doğurmama rağmen. Şarabin tadını sevmemiştim ama yine de içiyordum. Artık bu aksam çok şeyler yasamıştım ve azcık şarap içmişim ne olacakmış, diye duşundum. Kadehler bitmeye başlayınca bende bir sıcaklık başladı. İçimden, demek ki şarap içince rahatlıyorsun, dedim. Doğrusu rahatlamıştım da.

Yalnız kalan Harold beni işaret ederek, “Ich konnte dich nicht genug genießen“ (sana doyamadim), dedi. Gidip onu yalamamı istedi. Herkes bir anda tempo tutturdu “Azra!Azra!Azra!” diye. Yine utanmıştım. Kocam “hadi kalk”, deyince ben de yerimden kalkarak yavaş adımlarla Harold’un yanına gittim. Yanına oturmak istedim ama kolumdan tuttu ve önüne oturttu. Bacaklarını açtı ve sikini yüzüme uzattı. Artık kimseye bakacak durumda değildim. Bu aksam zaten olan olmuştu. Harold’a biraz daha yaklaştım, sikini elime alıp kabuğunu geriye doğru ittim ve ağzıma aldım. Şarabın tadı ile karışık değişik bir tadı vardı ama artık o fazı geçmiştim. Tadının ne ve nasıl olduğunu bırakıp zevk almaya bakacaktım. Yaladıkça Harold’un siki ağzımda büyüdü, artık hepsini alamaz oldum. Harold durmadan iltifatlar ediyor “Bravo Azra, Du bist eine sehr geile Frau” (Bravo Azra, sen çok azgın bir kadınsın) diyordu. Azgın bir kadın değildim ama bu Almanların arasında artık azgın bir kadın olmuştum sanırım. Çünkü yaptığımdan ben de çok zevk almaya başlamıştım.

Bizleri gören öbürleri de canlanmaya başladılar. Kocam yine Ursula’ya doğru gitti ama Karin hemen engel oldu. Şimdi sıra ben de der gibi kendine çekti. Ursula da hemen Peter’in yanına gitti. Hans fırsat bilip arkama geçti. İçimden, “yine iki Alman beni sikecek”, diye geçirdim. Hans bacaklarımı ayırdı ve dilini amıma sürtmeye başladı. Bunu beklemiyordum. Birden inanılmaz bir zevk almaya başladım. Ağzımdaki siki şimdi daha bir iştahla yalıyor ve alabildiğim kadar alıyordum. Harold’da kendinden geçmişti. Harold daha çok dayanamayacağını belirtti ve sıra sikmeye geldi der gibi ayağa kalktı. Bunu gören Hans’ta hemen ayağa kalkıp, Harold’un yerini aldı. Yarı kalkmış sikini ağzıma uzattı. Ayni Harold’a yaptığım muameleyi yapıp, ön kabuğunu geri çekip ağzıma aldım. Bu arada Harold yerini almıştı. Götümü havaya kaldırıp sikiyle amımı fırçalamaya başladı. Belli ki niyeti beni delirtmekti. Sonra sokmaya başladı. Zaten azmış olan amım, Harold’un sonuna kadar sokması ile daha da azdı ve sulandı. Şimdi iki sik arasındaydım, birisi amımı birisi de ağzımı sikiyordu. Hans baktım el kolu ile Harold’a bir şeyler diyor. Harold bir daha sonuna kadar sokup sikini amımdan çıkardı. Geldi mi diye geri dondum ama öyle bir şey yoktu. Hans’ta bu arada ayağa kalktı ve ben etrafıma merakla bakarken, Hans yere yattı. Almanca “gel üstüne otur”, dedi. Denileni ben de yaptım. Hans’in sikinin üstünde at biner gibi oturup kalkmaya başladım. Bu bana inanılmaz zevk vermeye başlamıştı. O an bir dilin götüme değdiğini hissettim. Arkaya dönünce Harold’un dizlerinin üstüne oturup, götümü yaladığını gördüm. Çok büyük zevk almaya başlamıştım. Amımdan sikilirken, götümün yalanması beni inanılmaz tahrik etmişti. Hem götümü geriye doğru Harold’a ittiriyor ve hem de Hans’in sikinin üstünde merdaneli çamaşır makinesi gibi kalçalarımı oynatıyordum. Zevkin doruğunda, Hans’in dudaklarına yapışıp delirircesine öpüp orasını burasını yalıyordum. Bu iki Alman beni uçuruyordu ve öyle de oldu. Bir anda kendimi bulutların üstünde hissetmeye başladım ve şimdiye kadar yaşamadığım bir orgazm yaşamaya başladım. Hans alttan pompaladıkça, götümdeki dil içime girecek gibi hareket ettikçe ben uçuyor ve bir daha uçuyordum. “Ja, fick mich! Ja, fick michhhh!” (Evet sikin beni) avaz avaz bağırıyordum. Kimseyi gözüm görmüyordu ama alkışlardan hepsi de bizi izliyor olmalıydı.

Hans birden durdu, ben de onun göğsüne kafamı koydum. Götüm havada kalmıştı. Birden götümün zorlandığını hissettim. O an her şeye vardım. Geriye baktım ve Harold’un sikini götüme sokmaya çalıştığını gördüm. Artık olan olmuştu, götüm sikilmişti. Bari bir de böyle sikilsin dedim. Harold ile göz göze geldik. Ona başımla sokabilirsin gibi bir işaret verdim. Zaten orgazmdan açılan götüm biraz acısa da zorlanmadan Harold’un sikini aldı. Ben bile şaşırmıştım. Şimdi içimde iki sik vardı. Altta Hans ve üstte Harold. Harold yavaş yavaş götümü alıştırmaya başladı. Acıyı artık hissetmiyordum. Birden iki sikicim de ritmik bir şekilde sokup çıkarmaya başladılar. Hans sokuyor, Harold çıkarıyor ve Harold çıkarıyor Hans sokuyordu. Bu ne bicim bir zevkti. Hiç tatmadığım, hayal bile edemeyeceğim bir zevkti. İki sik tarafında onlu arkalı sikilmek beni bambaşka duygu ve hislere kaptırıyordu. Bu ben miydim, bunları ben mi yaşıyordum, rüya mı yoksa gerçek mi, diye düşünüyordum. Vücudum yine sarsılmaya başladı, az önce orgazm olmama rağmen yine mi olacaktım. Artık kendimi kontrol edemiyordum. “Fick mich! Fick mich!”, diye bağırıyordum artık. Sikicilerim de hızlanmıştı. Daha hızlı sokup çıkarıyorlardı amıma götüme. Fazla dayanamadım ve gözlerim kaydı, bağırarak “Ja, ich komme!” (Evet geliyorum) diye götümü iki sike daha çok bastırmaya başladım. Artık bu iki Almanı ben sikiyordum. Ve geldim! Ama ne gelme. Amımdan oluk gibi su akıyordu. Resmen Hans’in üstüne işiyordum. Bunu gören Hans’ta “Ich komme auch!” diye bağırarak döllerini amımın içine akıtmaya başladı. Arkamdaki Harold da daha hızlandı ve o da “Ich auch!”, diyerek spermlerini götümün içine boşalttı. Ucumuz de birbirimizin üstüne yığıldık. Uçuyorduk ucumuz de. Beni çok güzel sikmişlerdi.

Aklım başıma gelince, aralarında ezilmekten kurtulmak için Harold’a kalkmasını dedim. Alkışlar arasında yere uzandım. İki deliğimden de döller akıyordu. Gözlerimle kocamı aradım. Bana süperdin diye bir işaret yaptı. Ben de ona gülümsedim. Artık utanmıyordum. Ben o kadınlardan daha güzel ve çekiciydim ve onların erkekleri beni uçurmuştu.
O gece sabaha kadar sikiştik. Alman erkekler amıma ve götüme doyamıyorlardı. Kocam ise adamların kadınları ile sabaha kadar silkişti. Ertesi gün, bundan sonra ayda bir defa buluşalım diye anlaşıp eve geri döndük. Kocam arabada “sen ciddi misin, her ay yapmak istiyor musun?” diye sordu. Ben de “neden olmasın, kocam benim sikilmemi istedikten sonra ben de kendimi Almanlara seve seve siktiririm” dedim. Biraz kıskançlıkla “onlardan benden daha mı çok zevk aldın?” diye sordu. “Zevk almadım dersem yalan olur. Ama seninle sikişirken de zevk alıyorum, biliyorsun”, dedim. Bu belki de kocamın duymak istemediği bir laftı, ama o istedi.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32